3 Ağustos 2013 Cumartesi

Karahindiba: "Hepimiz biliyoruz değil mi: 21.yüzyılda en fazla beş dakika sürer başkalarının ölüm acısı"

1 – Öykü okumayı çok seviyorum.
2 – Daha önce hiç okumadığım yazarlarla (hele ki genç bir yazarsa bu yazar) tanışmayı çok seviyorum.
3 – Duygusal açıdan sıkıntılı karakterleri seviyorum – bir nevi kendi acıyan yanlarımla yüzleşip hesaplaşıyorum ve kendimi iyileştiriyorum böyle hikayeler sayesinde.

Karahindiba, bu manada, bir üçübirarada oldu benim için. Çok severek okudum, daha bitirmeden tavsiye etmeye başladım. Size de, daha yazımın başında peşin peşin tavsiye ediyorum. :)



Üç öyküden oluşuyor kitap: Aralık, Mavi Pelikan ve Karahindiba. Her birinde ayrı bir kaybedenle tanışıp ayrı yaraları iyileştirmeye merhem buluyoruz. Her biri ayrı bir tat bırakıyor damakta, bunu size kesin bilgi olarak söyleyebilirim.

Aralık'ta karşılaştığım Edip Cansever sürpriziyle vuruldum (ki bu vesileyle aslında Bir Meyhane Garsonu‘nu hatırlamakta fayda var).

Mavi Pelikan'da büyülü gerçekçilik ve gerçeküstücülük merakım beni hikayeye bağladı.

Karahindiba'da ise kendimi kaptırıp gittim Adnan’ın kayboluşunda.


Çok detaya girmek istemem, öykülerden alacağınız lezzeti bozmayacağım. Yine de, Karahindiba öyküsünden ufacık minicik bir pasaj vermekten kendimi alamıyorum:
Belki de bu yüzdendi, ne zaman birileri "Adnan aklından bir sayı tut" dese hep sıfırı tutmam. Bu benim kaderimdi. Ben sıfırdım. İnsanların birbirlerini çarparak yaşadığı bu dünyada istenmeyen rakamdım. 
Tanrı benden bir ısırık almış, tadımı beğenmemiş, bir kenara fırlatıvermişti. 
Git gide kararıyor ve çürüyordum.   
Adnan(lar) güzeldi(ler). Bakmayın kaybeden olduğuna... Hem zaten eğer ve keşke silinseydi dünyadan, ne öykü olurdu ne de roman.


Taaa geçtiğimiz yılın kitap fuarında almıştım Karahindiba'yı ben. Çok uzun aylar boyunca rafta sabırla sırasını bekledi. Elime geçen ilk fırsatta da direkt olarak elimi ona attım. İyi ki de öyle yapmışım! Sinan Sülün, biliyorum sen bir süredir varsın artık ama maalesef ben ancak tanışabildim, kitaplığıma hoş geldin! :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder